Haftalık Basın Özeti 17-23 Aralık (27 Azer - 3 Dey 1395)

Haftalık Basın Özeti 17-23 Aralık (27 Azer - 3 Dey 1395)
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

Moskova’da Türkiye, Rusya ve İran Zirvesi

Suriye’de çözüm arayışları çerçevesinde Türkiye, Rusya ve İran’ın dışişleri ve savunma bakanları Rusya’nın başkenti Moskova’da bir araya geldi. Üç ülkenin Dışişleri Bakanları Halep ve Suriye genelinde ateşkesi sağlamaya yönelik görüşmelerde bulundu. Toplantı sonrası yayımlanan bildirgede şu  maddeler yer aldı:

  • BM Güvenlik Konseyi’nin 2015 yılında aldığı 2254 kararla Suriye genelinde ateşkesin sağlanması,
  • Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak,
  • Sivillerin güvenli bir şekilde tahliyesi ve silahlı muhalif grupların organize bir şekilde çıkartılması.
  • Türkiye, İran ve Rusya Suriye rejimi ve muhalifler arasında barışı tesis etmek için garantör olacaktır.
  • Üç devletin, DAEŞ ve El Nusra’ya karşı ortak mücadele yürüteceklerine dair mutabakata varılmıştır.

Şii Milislerin Halep’teki Saldırıları

Halep’in rejim kuvvetlerinin ele geçmesinden sonra açlık ve katliam riskiyle karşı karşıya kalan Halep halkına Türkiye sessiz kalmamış ve Halep’ten sivillerin tahliyesi için Rusya ve İran ile yoğun diplomatik temaslarda bulunmuştur. Halep’te Şii milislerin sivilleri tahliye için gelen konvoylara yönelik saldırıları İran’ın ağır bir şekilde eleştirilmesine neden oldu. İstanbul ve Ankara’da İran Büyükelçiliği önünde protestolar gerçekleşti. İran’da ise, Meşhed’de Türkiye Konsolosluğu önünde toplanan protestocular Halep’in kurtuluşunu kutlayarak Türk yetkililerinin açıklamalarını protesto ettiler. İran Dışişleri Bakanlığı, Tahran Büyükelçisi Rıza Hakan Tekin’i Bakanlığa çağırarak Türkiye’de yaşanan protestodan ötürü rahatsızlığını iletti. Ayrıca, İran Cumhurbaşkanı I. Danışmanı İshak Cihangir Türkiye’ye yapacağı ziyareti ileri bir tarihe erteledi.

İran-Azerbaycan İlişkilerinde İsrail Faktörü

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun Azerbaycan ziyareti ve akabinde yapılan anlaşmalar İran kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. İsrail ve Azerbaycan arasında savunma eksenli derinleşen ilişkiler İran’ı kaygılandırmaktadır. Netanyahu’nun son ziyaretinde Azerbaycan ile silah, savunma, ekonomi, petrol ve doğalgaz satışını kapsayacak şekilde çok yönlü ve kapsamlı anlaşmalar yapıldı. Halihazırda, Azerbaycan’ın İsrail’den 4,85 milyar USD değerinde savunma anlaşması bulunup bu anlaşmaların daha da ileri boyuta taşınılması beklenilmektedir. İran Dışişleri, Azerbaycan Büyükelçisini çağırarak İsrail ile yapılan silah anlaşmasına dair resmi bir açıklama istenildi. Büyükelçi Cevanşir Ahundov, silahları işgal altında bulunan toprakları için aldıklarını ve bunu üçüncü ülkeye karşı kullanmayacaklarına dair açıklamada bulundu. İran, Azerbaycan’ın İsrail’le yaptığı anlaşmaya misilleme olarak Azerbaycan’ın İran’dan almak istediği uzun menzilli füzeleri satmama kararı aldı.

İran Dışişleri Bakanlığının Yemen İddiaları

Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Behram Kasımi yaptığı günlük basın açıklamasında Yemen’de yaşanan iç savaşta İran’ın pozisyonunu değerlendirdi. Kasımi, Suudi Arabistan’ın Yemen’deki varlığını işgalci ve barbar olarak tanımlarken, Suudi saldırılarının bir an önce sonlandırılması gerektiğini söyledi. Kasımi sözlerinin devamında, İran’ın Yemen’deki gruplarla arabuluculuk rolünü üstlenebileceğini, İran’ın Yemen’de askeri varlığının bulunmadığını ve İran’ın Yemen’deki etkisinin ‘‘tarihsel ve kültürel değerlere’’ bağlı olduğunu  iddia etti. 

İran-Yunanistan Görüşmeleri

Yunanistan’ın Avrupa Birliği Bakanı George Katrougalos, Başkent Tahran’da İran’ın Avrupa ve Amerika İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Mecid Taht Ravanci ile bir araya geldi. İranlı bakan, İran ve Yunanistan ilişkilerinin köklü bir geçmişe dayandığını ve iki ülke arasında ilişkilerin geliştirilmesi gerekliliğini vurguladı. Yunan Bakan ise, İran ile ekonomik ve siyasi iş birliğini derinleştirilmesinden yana olduklarını dile getirerek, İran’ın önemli bir ticari ortak olduğunu söyledi. Yapılan görüşme sonucu İran ve Yunanistan arasında başta enerji olmak üzere iş birliği, ilaç endüstrisi, deniz nakliyat ve turizm üzerine iş birliği yapılması konusunda mutabakata varıldı.

Cumhurbaşkanı Ruhani’nin Asya Ziyaretleri

Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani Çarşamba günü başlayan üç günlük Asya programı kapsamında sırasıyla Ermenistan, Kazakistan ve Kırgızistan’ı ziyaret etti. İran Cumhurbaşkanı I. Danışmanı İshak Cihangiri, Dini Rehberin Dış Politika Danışmanı Ali Ekber Velayeti ve üst düzey siyasi ve ekonomik temsilciler de bu ziyarette yer aldı. Cumhurbaşkanı Ruhani Yerevan’a hareket etmeden önce yaptığı açıklamada ‘‘Komşularla yakın ilişkiler kurmanın İran’ın önceliği olduğunu, bu sayede ekonomik ve güvenlik istikrarının oluştuğunu” söyledi. Ermenistan, Kazakistan ve Kırgizistan’ın stratejik konumunu ele alan Ruhani, bu ülkelerin İran’a, Avrupa’ya ve Asya’ya açılan koridor olan bu ülkelerle önceliklerinin tercihli ticaret anlaşması olduğunu ifade etti. Ayrıca, sonraki aşamada serbest ticaret anlaşmasının imzalanmasını arzuladıklarını dile getirdi. Ruhani Ermenistan ziyaretinde İran-Ermenistan Norduz-Megri sınır kapısının açılması konusunda ortak mutabakat zaptı imzaladı. Bu sınır kapısı ile birlikte serbest ticaret bölgesi oluşturulması beklenilmektedir. Ruhani, İran ve Ermenistan arasında ortak projelerle kara yollarının geliştirilmesi, Ermenistan’ı da kapsayacak şekilde Basra Körfezinden Karadeniz’e demiryolunun gerekliliğini vurguladı. Ayrıca İran ve Ermenistan arasında nakliyat kamyonlarının geçişi üzerine anlaşma yapıldı. Ruhani’nin Ermenistan sonrası gerçekleşen Kazakistan ziyaretinde Kuzey Güney Ulaşım Koridoru kapsamında karayollarının ve demiryollarının genişletilerek Çin’i kapsayacak şekilde uzatılmasına yönelik anlaşma yapıldı. Ayrıca, İran ve Kazakistan arasında Merkez Bankaları arasında ikili ticaretin geliştirilmesine ve ortaklık kurulmasına, iki ülke arasında Hazar Denizinde deniz ticareti konusunda sorunların giderilip eşit haklar sağlanmasına, iki devlet arasında ortak sağlık ve sosyal kalkınma, iş ve sosyal refah ve sosyal haklar konusunda iş birliğine yönelik mutabakat zaptı imzalandı.

Ruhani’den Vatandaşlık Hakları Bildirisi

İnsan Hakları Bildirgesinden esinlenen Hasan Ruhani, seçim vaatleri arasında yer alan Vatandaşlık Hakları Bildirisini üç buçuk yıl sonra düzenlediği basın toplantısıyla duyurdu. Yüz yirmi maddeden oluşan bildirge aslında İran Anayasasının çeşitli maddelerinde yer alan ilkelerin derlemesinden oluşmaktadır. Bildiri hayat hakkı, eşit yurttaşlık, düşünce ve ifade özgürlüğü, barınma, ülke yönetimine katılım vb ilkeleri içermektedir. Ancak bildirinin hayata geçirilebilmesi üç erkin iş birliği ile mümkündür. Dolayısıyla cumhurbaşkanı yayımladığı bildirinin sadece yürütme ile ilgili olan bölümlerini hayata geçirebilecek potansiyele sahiptir.

Rafsancani: Devrim Rehberi Sistemin Genel Politikalarını Güncelleme İzni Verdi

Düzenin Maslahatını Belirleme Konseyi Başkanı Haşimi Rafsancani 18 Aralık Pazar günü Devrim Rehberi Ali Hamenei ile yaptığı toplantı sonrası birtakım açıklamalarda bulundu. Rafsancani Devrim Rehberinin üzerinden on yıl geçmiş olan Devlet Genel Politikalarının gözden geçirilmesine onay verdiğini söyledi. Rafsancani’nin başkanlığını yaptığı Düzenin Yararını Belirleme Konseyinin (DYBK) görevlerinden biri de Devrim Rehberine Devletin Genel Politikalarını oluşturma sürecinde danışmanlık yapmaktır. Revize edilecek politikalar daha çok bilimsel ve teknolojik alanda meydana gelen hızlı gelişmelere ilişkin olacaktır.

İçişleri Bakanı: Siyasi Partilere Mali Destek Verilmelidir

İran İçişleri Bakanı Ali Rıza Rahmani Fazli Merkez Konsey Toplantısı çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Siyasi partilere mali destek yapılması ve partilerin bu yardımı öncelikli işlerinde kullanması gerektiğini belirten Fazli, şu an bütçe görüşmelerinin olduğunu ve meclisin de bu konuya dikkat edip partiler için uygun bir bütçe ayıracağını ümit ettiğini söyledi. Ancak söz konusu yardımın parti sayısının çokluğundan dolayı doğrudan kendilerine değil, bütün partilerin çatı kuruluşu olan “Hane-i Ahzab’a” verilmesi gerektiğini belirtti.

Ceyşü’l Adl: Beşten Fazla İran Askeri Öldürüldü

İran’ın terör listesindeki örgütlerin başında yer alan Sistan-Beluçistan merkezli ayrılıkçı Ceyşü’l Adl örgütü yaptığı açıklamada 18 Aralık Pazar günü Sistan-Beluçistan eyaletinin Seravan şehrinde uzaktan kumandalı patlayıcı ile gerçekleştirdikleri saldırıda beşten fazla İran askerinin öldürüldüğünü ve yaralandığını duyurdu.

MGYK Sekreteri: İran ve Rusya Suriye’de Ortak Bir Üsse Sahiptir.

İran Milli Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri Ali Şemhani 20 Aralık Salı günü gazetecilerle gerçekleştirdiği basın toplantısında Suriye ve Halep’teki son gelişmeleri değerlendirdi. Terörizmle mücadelede bölge ülkelerinden bazılarıyla ortak hareket ettiklerini belirten Şemhani, Suriye’de Rusya ile ortak bir üsse sahip olduklarını söyledi. İran’ın Rusya’nın yardımıyla Suriye ordusu ve direniş güçlerine yardım amacıyla danışmanlık yaptığını ifade etti.

İçişleri Bakanı: Ülkemiz Bütünüyle Güvendedir

20 Aralık Salı günü Mazenderan İdari Konsey Toplantısına katılan İçişleri Bakanı Mahmut Alevi ülkenin güvenliği hakkında birtakım açıklamalarda bulundu. Güvenliğin sağlanmasında istihbaratçıların etkin rolüne değinen Alevi, onların özverili çalışmaları neticesinde ülkenin bütünüyle güvende olduğunu ve düşmanın her şüpheli hareketinin istihbaratçılar tarafından etkisiz hale getirildiğini söyledi. Son olarak Alevi, bugünkü güvenlik mekanizmalarının bilgi tabanlı istihbaratla güvenlik tehditlerinden birçoğunu çok az bir harcama ile etkisiz hale getirdiğini ve verimli bilgi toplumunun güvenliği sağlama yolunda ciddiyetle adım attığını dile getirdi.

Sanal Alemde Suç Olgusu

Tahran Emniyet Müdürü Hüseyin Sacidiniya yaptığı açıklamada bu yılın ilk sekiz ayında sanal alemde iftira, tehdit, yalan bilgi, müstehcen görüntüler paylaşmak vb. suçlamalardan 986 erkek ve 298 kadın olmak üzere 1200’den fazla kişinin tutuklandığını söyledi. Devrim Rehberi Ali Hamenei ise geçenlerde yaptığı bir açıklamada sanal alemi ‘gerçek savaş alanı’ olarak nitelemişti.

KOEP Ülkenin Kurtuluş Yolunu Açtı

21 Aralık Çarşamba günü petrol ve petrokimya projelerini görüşmek için Buşehr eyaletine giden Düzenin Maslahatını Belirleme Konseyi Başkanı Haşimi Rafsancani Hark Havalimanında gazetecilere birtakım açıklamalarda bulundu. İran’ın P 5+1 ülkeleriyle 2015 yılında imzaladığı Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) anlaşmasının ülkenin kurtuluş yolunu açtığını belirten Rafsancani, bazılarının cehaletten bunu anlamadıklarını ve kötülediklerini söyledi. Ülkenin durumunun normale döndüğünü ve dışa bağımlılığın ortadan kalkığını ifade eden Rafsancani, dünya ile etkileşime izin verilirse İran’ın başka ülkelere de hizmet sunabileceğini vurguladı. Dışarıdaki birçok yatırımcının İran’daki şartların normale dönmesiyle birlikte yatırımlarını yapacaklarını hatırlatan Rafsancani yabancı yatırımcıların önünün açılmakta olduğunu ifade etti.

Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Caberi Ensari'nin Suriye Ziyareti

İran’ın Afrika ve Arap Masasından sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Caberi Ensari'nin Moskova ziyareti sonrası durağı Suriye oldu. Ensari, Suriye ziyareti kapsamında Devlet Başkanı Beşşar Esad, Başbakan İmad Muhammed Hamis, Dışişleri Bakanı Velid Muallim ve Dışişleri Bakanı Yardımcısı Faysal Mekdad ile birer görüşme gerçekleştirerek Moskova’da çıkan Suriye kararlarını, bölgesel gelişmeleri ele aldı.

Bosna Hersek Meclis Başkanının Tahran Ziyareti 

Tahran’a gelen Bosna Hersek Meclis Başkanı Saffet Softic İran Meclis Başkanı Ali Laricani ile görüştü. Laricani, İran’ın Bosna Hersek’in toprak bütünlüğünü ve diğer etnik gruplarla barışçıl şekilde yaşamalarını desteklediklerini kaydetti. Laricani, İran ve Bosna arasında siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkilerin derinleştirilmesi gerektiğini söyledi. Bosna Hersek Meclis Başkanı Saffet Softic ise, İran’ın Bosna’ya yönelik mali desteklerini vurgulayarak, İran’ın Bosna Hersek’e sağladığı destek için Laricani’ye teşekkür etti. Saffet Softic daha sonra Dini Rehber Hamenei’yin Dış Politika Danışmanı Ali Ekber Velayeti ile görüştü.

İlk Çeyrek Büyüme Verileri Açıklandı

İran ekonomisi nükleer yaptırımların kaldırılmasının ardından önemli gelişmeler kaydetti. Enflasyonun düşürülmesinin ardından ekonomik büyüme konusunda da önceki yıllarda yaşanan resesyon ve daralmanın aksine geçen sene %0,9 olmak üzere pozitif büyüme verileri gözlemlenmeye başlandı. Son olarak İran Merkez Bankası tarafından hazırlanan rapora göre, İran ekonomisinin 2016 yılının ilk yarısında 2015'in aynı dönemine kıyasla %7,1 büyüme gösterdi. Raporda büyüme verilerinin alt bileşenleri hakkında detaylı bilgi sunulmadı. Buna rağmen uzmanlar büyümenin ağırlıklı olarak petrol ihracatında meydana gelen artışlardan kaynaklandığı belirtti. Bu görüşlere paralel olarak, 19 Aralık 2016'da IMF tarafından hazırlanan Gözlem Raporu'na göre İran ekonomisi için 2016/2017 büyüme beklentisi %6,6 düzeyindedir. IMF raporunda da bu artışın büyük bir kısmının petrol ihracatından kaynaklanacağı açıklandı. Raporda büyümenin ve düşük enflasyonun sürdürülebilir olması için bankaların yeniden yapılandırması, istihdam yaratılması, yatırım yapan özel ve kamu kuruluşlarının daha fazla ön planda tutulması ve yönetimin güçlendirilmesinin gerektiğine yer verildi. Raporda belirtilen bu konularda hükümetin de bazı adımlar atması gerektiği vurgulandı. Ayrıca büyümenin sürdürülebilir bir düzleme çekilmesi için ülkenin petrole olan aşırı bağımlılığının azaltılması ve petrolden elde edilen gelirlerin diğer yatırım alanlarına kanalize edilmesi gerektiği belirtildi. İran ekonomisinin büyümedeki yapı taşlarının petrol dışındaki diğer alanlara kanalize edilmesi gerekirken; Tahran Ticaret Odası'nın geçen hafta hükümetin uyguladığı politikaların yerli üretimin kötüye gitmesine sebep olduğunu açıklaması bu konuda ilerlemenin zor olduğunu göstermekte.

Otokar İran'da Üretilecek

Türkiye'nin önemli otobüs üreticilerinden olan Otokar, İran’ın 55 yılı aşkın otobüs üretimi deneyimine sahip OGHAB (Afshan Industrial and Manufacturing Co.) ile Sultan otobüslerinin üretimi için teknoloji ve lisans anlaşması imzaladı. Anlaşmaya göre İran'a de-monte olarak gönderilecek Sultan otobüslerinin montaj, satış ve pazarlama faaliyetleri OGHAB tarafından yapılacak. Anlaşmanın diğer tarafı OGHAB'tan herhangi resmi bir açıklama yapılmamasına rağmen Otokar tarafının anlaşmayı Borsa İstanbul'a bildirmesi anlaşmanın sonuçlandırıldığını göstermektedir. Bu iş birliğinin taraflara sağladığı maddi faydaların yanı sıra, İran'a teknoloji transferi ve istihdam konusunda sağlayacağı faydalar daha büyük önem arz etmekte.

ENİ ile En Büyük Petrol Anlaşması İmzalandı

Yaptırımların ardından Batı ülkelerine sattığı petrol miktarında büyük genişlemeler yaşayan İran, Saras SPA şirketi ile yaptığı uzun dönemli petrol anlaşmasının ardından yine bir İtalya şirketi olan ENİ ile de uzun süreli bir anlaşma imzaladı. Günlük 60 ila 100 bin varil ham petrol satışını kapsayan anlaşma İran'ın bu zamana kadar yaptığı en büyük petrol anlaşması olma özelliğini de taşıyor. Bunun yanı sıra ödeme konusunda da farklı bir yöntem belirlenmiş. Bu satıştan elde edilen gelirin yaklaşık %85’lik kısmı İran Ulusal Petrol Şirketi'ne nakit olarak ödenecekken; geri kalan kısmı da İtalya'nın Darkhoin Petrol Sahası'nda yapacağı yatırımın kârı olarak İtalya'ya ait olacak. İran hem bu sayede uzun soluklu bir petrol alıcısının yanında yatırıma ve yeni iş alanlarına eş zamanlı sahip olacak. 

İran’da 200 Bin Kronik Ruh Hastası Var

İran Refah Kurumu Başkanı Enuşirvan Mohsini Bendpey, İran’da tedavi ve tıbbi müdahaleye muhtaç kronik ruhsal bozuklukları olan 200 bin hasta olduğunu açıkladı. Düşük eğitim ve aile içi şiddet, psikolojik bozukluklara ve depresyona sebep olan önemli sosyal etkenlerdendir. Depresyona ve ruhsal hastalıklara kadınların %1,3 oranında erkelerden daha fazla eğimli oldu tespit edilmiştir. Bu oranlar eyaletlere göre farklılık göstermektedir. Bazı bölgelerde %36 oranında, bazı eyaletlerde ise %9 civarındadır. (OKB) takıntı hastalığı, depresyon ve duygu durum bozuklukları, tedavi edilmesi gereken en önemli ruhsal bozukluklardır. Bu rahatsızlıklarda gelir ve yoksulluk sorunları da etkilidir. İran’ın batı sınırındaki eyaletlerde kişi başına düşen gelir azdır ve bu durum depresyon ve ruhsal bozuklukların artmasına sebep olmaktadır.

İran Üniversitelerinde Türkmen Türkçesi Öğretilecek

İran’ın Gülistan Eyaletinin doğusundaki Minudeşt, Galikeş, Kelale ve Merave Teppe ilçelerinin milletvekili Şehram Köse Gharravi, Gülistan ve Kuzey Horasan Eyaletlerindeki üniversitelerde Türkmen Türkçesinin bir kredilik ders olarak okutulacağını açıkladı. 2016 yılının Haziran ayında Cumhurbaşkanının dini ve mezhebi azınlıklar ve kavimlerden sorumlu özel yardımcısı Ali Yunusi, “Hükümetin, mahalli Kürtçe ve Türkçenin bazı eyaletlerin okullarında okutulmasına dair emir verdiğini” söylemişti. Hasan Ruhani, 11. Hükümetin Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduktan sonra, bu dillerin İran okullarında öğretimini teyit etti ve ondan sonra da önceki Eğitim Öğretim Bakanı Ali Esger Fani de bu konunun İran anayasasının 15. maddesine göre bir engelinin olmadığını ve mahalli dil ve edebiyatların okullarda öğretilebileceğini dile getirmişti. Kürtçenin ve Türkçenin öğretimi meselesini Hasan Ruhani, seçim gezilerinde dikkate alarak Kürt ve Türk dillerinin canlandırılmasına işaret etmişti. Buna dayanarak Ali Yunusi, mahalli dil ve edebiyatların İran okullarında ve üniversitelerinde öğretiminin bulunmasında ısrarcıyız diyerek şunları söyledi: “Bu durum hem mahalli diller hem de Farsça için gereklidir. Biz bu ikisini birbirine zıt olarak görmemekteyiz. Neden birileri bundan kaygı duyuyor? Hükümet, bu dillerin mahalli halkın ana dli olduğu bölgelerde, mahalli Kürtçenin ve Türkçenin orta dereceli okullarda öğretilmesine emir verdi. Bu proje Kürdistan eyaletindeki okullarda uygulandı ve alt yapının oluşturulması durumunda İran’ın diğer bölgelerinde de uygulanacak. Kürdistan üniversitesinde Kürt Dili ve Edebiyatı Bölümü kuruldu ve 2015 yılından beri bu bölümde öğretim yapılmaktadır." İran’da mahalli dil ve edebiyatların öğretilmesini destekleyenler kadar, bu duruma karşı çıkanlar da bulunmaktadır. Fars Dil Kurumu Farsça Öğretimi Bölüm Başkanı Hasan Zülfikari, İran anayasasında yer alan mahalli ve dil ve edebiyatların öğretimi ile ilgili maddeye işaret ederek bunun mahalli dillerin öğretimi içermediğini, ancak mahalli dillerin tanıtılacağı anlamına geldiğini ifade ederek mahalli dil ve edebiyatların öğretimine karşı çıkan açıklamalar yapmaktadır. İran Gülistan Eyaletinin doğusundaki Minudeşt, Galikeş, Kelale ve Merave Teppe ilçelerinin milletvekili Gülistan ve Kuzey Horasan Eyaletlerindeki üniversitelerde Türkmen Türkçesin bir kredilik ders olarak okutulacağını açıkladı. 16 Aralık 2016 günü İran Meclis Başkanının, Golistan Eyalet Milletvekillerinin, eyalet ve ilçe yöneticilerinin de katılımıyla yapılan adı geçen ilçelerin İdare Kurulu toplantısında İran anayasasının 15. Maddesine dayanarak en kısa sürede Gülistan ve Kuzey Horasan Eyaletlerindeki üniversitelerde Türkmen Türkçesinin öğretine başlanacağı açıklandı. 2016 yılı Ekim ayından itibaren Tebriz Üniversitesinde Azerbaycan Türkçesi ve Edebiyatının öğretilmeye başlamasından sonra Gülistan ve Kuzey Horasan Eyaletlerindeki üniversitelerde Türkmen Türkçesinin de öğretilecek olması hem Hasan Ruhani hükümetinin reformları açısından hem de İran’daki Türk lehçeleri bakımından önemli bir gelişme olarak görülmektedir. Zira İran’da diğer Türk gruplarının dışında 2 milyondan fazla Türkmen yaşamaktadır.

İran’da Toplumsal Problemler

İran İslami Tebligat Kurumu Başkanı Huccetu’l-İslam ve’l-Muslimin Seyyid Mahdi Khamoushi, toplumdaki sosyal, kültürel ve dini problemler ile ilgili olarak Simnan Eyalet Valisi Mohammed Reza Hebbaz ile yaptığı görüşmede günümüz İran toplumunun en büyük ve etkileyici probleminin boşanmaişsizlikuyuşturucu bağımlığıvaroşlardaki yaşam ve benzeri olaylar olduğunu dile getirdi. Zira çeşitli ve çok boyutlu sosyal problemlerin yaşandığı İran’da bu tür kronikleşmiş konularla ilgili haberlere sıkça rastlanmaktadır.

İran’da İş Bulamayan Üniversite Bölümleri

İran Yüksek Öğretim Bakan Yardımcısı, iş bulamayan üniversite mezunları ve bölümleri ile ilgili bir açıklama yaptı. Bu açıklamada, üniversite mezunlarının büyük bir bölümünün mezun oldukları alanlarla ilgili işlerde çalışmadıklarını, her ne kadar yükseköğretim kurumu iş üretme kurumu değilse de iş sektöründe etkisiz kalmadığını ve etkisi oranında da kendi politikalarını ortaya koymakta olduğunu ifade ederek sektörde iş gücüne doyan bölümleri yükseköğretim listesinden çıkarmaya yönelik projelerinin olduğuna işaret etti. Daha sonra konuyla ilgili olarak Kooperatifler, Çalışma ve Sosyal Refah Bakanlığının çeşitli alanlardaki üniversite mezunlarının işsizlik oranlarını gösteren bir raporu açıklandı. Buna göre; %7,9’la en az işsiz sayısı sağlık alanı ve en çok işsiz sayısı ise %49,1’le çevre mühendisliği alanın olduğu görülmektedir. Bu rapora göre üniversitelerdeki bölümlerin işsizlik durumu şöyledir: Eğitim Bilimleri %8, Gazetecilik %8,8, Güvenlik Hizmetleri %8,4, Taşımacılık %10,8, Sosyal ve Davranış Bilimleri %19,8, İşletme ve İdari Bilimler %19,5, Hukuk %21,8, Biyoloji Bilimleri %22, Ziraat, Orman ve Balıkçılık %22, Doğa Bilimleri %22,4, Mimarlık ve İnşaat %25,9, Sanayi ve Teknoloji %32, Bilgisayar %39,9 oranında işsizdirler. Listenin devamında İran’da toplam 6 milyon 86 bin erkek üniversite mezununun bulunduğu, bunun 3 milyon 262 bin kişisinin halı hazırda bir işte çalışmakta olduğu, yalnızca 487 bin kişinin iş aradığı ve geri kalan 2 milyon 336 bin kişinin fiilen işsiz olduğu ifade edilmektedir. Bayan üniversite mezunlarının sayısının 5 milyon 305 bin olduğu ve bunlardan 1 milyon 282 bin bayanın bir işte çalıştığı, 546 bin üniversite mezunu bayanın iş aradığı, geri kalanın işsiz olduğu ve toplamda İran’da işsizlerin %18,5’ini üniversite mezunu erkek ve bayanların oluşturduğu açıklanmıştır. Eyaletlere göre ise üniversite mezunlarının en fazla işsiz olduğu 3 eyalet şunlardır: Loristan’da %29,5, Kehkuliye ve Buyer Ahmed’de %27,8, ve Fars’ta %27,1. Bunun yanında Hürmüzgan eyaleti, %6,2 ile üniversite mezunlarının en az işsiz olduğu eyalet olarak gözükmektedir. İran Ölçme, Değerlendirme ve Yüksek Öğretim Kurumu tarafından da onaylanan bu istatistiki bilgilere göre en çok üniversite mezunu işsiz sayısının çevre mühendisliği alanında olduğu görülmektedir. Halbuki İran’ın bir taraftan kuraklık ve çevre, bir taraftan hava kirliği ve trafik problemleriyle her gün mücadele veren bir ülke olarak çevre mühendislerine ve çevre bilimcilerine çok daha ihtiyacı olduğu görülmektedir. Ayrıca, iş aramayanların ve halı hazırda bir işte çalışmayanların işsizler arasında gösterilmemesi de dikkat çekicidir.