Haftalık Basın Özeti 26 Mayıs-1 Haziran 2018

Haftalık Basın Özeti 26 Mayıs-1 Haziran 2018
5-11 Hordad 1397
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

Ali Laricani Yeniden Meclis Başkanı Seçildi

Meclis’te 30 Mayıs Çarşamba günü yeni Meclis Başkanı seçildi. Mevcut Meclis Başkanı Ali Laricani, muhafazakarların meclisteki temsilcisi Velayi Fraksiyonu Başkanı Hamid Rıza Hacı Babayi ve reformist Ümit Fraksiyonunun Başkanı Muhammed Rıza Arif başkanlığa aday oldular. Birinci turda Laricani 101, Arif 114, Hacı Babayi de 54 oy alabildi. İkinci turda Haci Babayi, Laricani lehine seçimden çekildi. İkinci turda yapılan oylamada 279 oyun 147’sini alan Laricani yeniden başkanlığına seçildi. Diğer aday Arif ise 123 oy alabildi. Ali Laricani daha önce yapılan seçimlerde 204 oy alarak Meclis Başkanı seçilmişti. Daha sonra yapılan oylamada ise Mesut Pezeşkiyan 157, Ali Mutahhari de 143 oy alarak Laricani’nin birinci ve ikinci başkanvekilleri olarak seçildiler.

Sanatçılar Ruhani’nin İftarını Boykot Ettiler

İçlerinde Mahnaz Efşar, Shila Khodadad, Parviz Parastui gibi isimlerin de bulunduğu bazı sanatçılar Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin 30 Mayıs Çarşamba günü vereceği iftar davetini ülkenin içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik sorunlar nedeniyle kabul etmediler. Efşar sosyal medya hesabında Ruhani’ye “Benim yerime insan hakları aktivisti ve siyasi tutuklu Atena Daimi’yi davet ediniz” şeklinde tepki gösterdi. Sanatçılara tepki gösteren Hükümet Sözcüsü Muhammed Bakır Nobaht, “Sorunları çözmek için bütün gücümüzle çalıştık. Halkın sofrasını büyütmek için gayret ediyoruz. Gerçekten bize ne yapacağımızı söylesinler yapalım. Halkın sofrası geçen sene daha mı renkliydi ki bu kişiler bize destek verdiler?” şeklinde cevap verdi. Geçen sene yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde sanatçıların birçoğu Ruhani’yi desteklemişti.

Hatem’ül-Enbiya Karargahı’na Yeni Atama

Devrim Rehberi Ali Hamenei, İran Ordusuna bağlı Hatemü’l-Enbiya Hava Savunma Karargahı’na Tuğgeneral Ali Rıza Sabahi Ferd’i atadı. Sabahi Ferd Hava Savunma Karargahı’nın İkinci Komutanı olarak görev yapmaktaydı. İran Silahlı Güçlerinin Hava Savunma doktrininde birincil derecede rol oynayan Hatemü’l-Enbiya Hava Savunma Karargahı, Devrim Muhafızları ve Ordu’nun, ortak oluşturduğu ve komutası ordu bünyesinde olan bir karargahtır.

Terör Finansmanıyla Mücadele Kanununu Onaylandı

Meclis Dış Politika ve Milli Güvenlik Konseyi Başkanvekili Kemal Dehgani verdiği bir röportajda 30 Mayıs Çarşamba günü bir süredir görüşülmekte olan İran’ın Terör Finansmanıyla Mücadele Konvansiyonuna girmesini öngören kanunun komisyon tarafından onaylandığını söyledi. Dehgani ayrıca TFMK kanununu ihtilaflı konularda İran anayasasının öncelikli olması ve İran’ın FAFT’nin kara listesinden çıkarılması gibi koydukları sekiz koşulla onayladıklarını belirtti.

Milli İtimat Partisi 8 Yıl Sonra Kongre Düzenledi

2009 Yeşil Hareketi liderlerinden olan ev hapsindeki Mehdi Kerrubi’nin genel sekreteri olduğu Milli İtimat Partisi dokuz yıl aranın ardından 25 Mayıs Cuma günü ikinci kongresini genel sekreteri olmadan düzenledi. Kongreye Meclis Başkanvekili Ali Mutahhari, Ümit Fraksiyonunun Başkanı Muhammed Rıza Arif gibi önemli simalar da katıldı. Sekiz yıldır ev hapsinde olan partinin genel sekreteri Mehdi Kerrubi geçen sene istifasını sunmuş ancak kabul edilmemişti. 30 Mayıs Çarşamba günü tekrar istifa eden Kerrubi, tekrar istifa ederek parti üyelerine hitaben açık mektup yazdı. Sekiz yıldır yargılanmadan ev hapsinde tutulduğunu belirten Kerrubi’nin mektubunda dikkat çeken kısım ise, “Öyle gözüküyor ki ev hapsinin kaderini Hazreti Azrail belirleyecek. Ya önce biz gideceğiz ya da diğeri [Hamenei]” şeklinde oldu. Kerrubi’nin yanı sıra Genel Sekreter Vekili Resul Müntecib Niya da kongrede yaşanan ihtilaflardan dolayı istifasını sundu.

Ruhani’ye Soru Önergesi için Yeterli İmza Toplanamadı

Meclis’teki bazı milletvekilleri 29 Mayıs Salı günü Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’ye mecliste soru sormak için önerge verdiler. Finans kuruluşları konusunda cumhurbaşkanına soru sormak için verilen önerge 73 imzanın eksik olması nedeniyle kabul edilmedi. Meclis Başkanlık Divanı Sözcüsü Behruz Nimeti yaptığı açıklamada 50 milletvekilinin bu önerge için verdiği imzayı geri çektiğini söyledi.

Kamyoncuların Grevi Devam Ediyor

İran’daki kamyoncular sigorta fiyatlarının artması, yedek parçaların pahalılaşması, şehirlerarası yollardaki geçiş ücretinin artmasına tepki ve taşımadan aldıkları ücrete zam istemeleri nedeniyle yaklaşık 11 gündür grev yapmaktadırlar. Geçtiğimiz günlerde hükümet ve meclis kamyoncuların kira ücretinin artırılması, yedek parça konusundaki sorunların azaltılması vb. konularda sonuca ulaştıklarını belirtmişlerdi. 28 Mayıs Pazartesi günü Kamyoncular Sendikası yayımladığı bildiride kamyoncuların taşıma ücretinin %20 arttırılacağı belirtilerek grevin sona erdiği bildirilmişti. Aynı gün Yargı Başkanı Sadık Laricani ise kamyoncuları, “Rejim sadece seyretmekle kalmayacak gereğini yapacaktır.” şeklinde tehdit etti. Ancak grevler hâlâ devam etmektedir.

‘Netenyahu 2011'de İran’a Saldırı Hazırlığı için Emir Vermişti’

Eski Mossad Başkanı Tamir Pardu verdiği bir mülakatta İsrail Başbakanı Benyamin Netenyahu’nun 2011 yılında İran’a saldırı hazırlığı emrini verdiğini açıkladı. Pardu 31 Mayıs Perşembe günü bir İsrail televizyon kanalına verdiği mülakat sırasında Başbakan Netenyahu’nun saldırı emri verilmesi durumunda 15 gün içerisinde İran’daki hedefleri vurmak için orduya hazır olun emri verdiğini söyledi. Eski Mossad Başkanı ayrıca “Başbakan size geri sayıma başlayın dediği zaman bilirsiniz ki sizinle oyun oynamıyordur. Böylesine işlerin çok büyük sonuçları olacaktır.” açıklamasında bulundu. Bundan önce o zamanki Savunma Bakanı Ehud Barak da kendisi ve Netanyahu’nun 2010 ve 2011 yıllarında İran’a saldırmayı düşündüklerini ancak diğer üst düzey siyasi ve askeri yetkililerin bu harekâta muhalefet ettiklerini söylemişti.

AB’nin İran ile Ticari İlişkileri

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian 31 Mayıs Perşembe günü bir televizyon kanalına verdiği mülakatta, AB’nin İran ile ticari ilişkileri muhafaza etmek için bu süreçte bazı önlemler aldığını ancak bu konuda daha çok çabaya ihtiyaç duyulduğunu belirtti. ABD Başkanı Donald Trump 8 Mayıs’ta ABD’nin nükleer anlaşmadan çekildiğini açıklamış ve İran ile ticari ilişkileri bulunan yabancı şirketlere bu ilişkileri sonlandırmaları için 90 ve 180 gün arasında bir zaman vermişti. Avrupa Birliği ise nükleer anlaşmanın muhafaza edilip İran ile ticari ilişkilerin devam ettirilmesini istiyor.

Lavrov: Yabancı Güçler En Kısa Zamanda Suriye-İsrail Sınırından Çekilmeli

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov 30 Mayıs Çarşamba günü yaptığı açıklamada Suriye’de güvenli bölgeler oluşturulması konusunda varılan anlaşmaya işaret ederek Suriye’nin Ürdün ve İsrail sınırı çevresinde bulunan yabancı güçlerin en kısa zamanda çekilmesi gerektiğini belirtti. Bu bölgelerin bir kısmı Suriye rejimi karşıtı muhalifler tarafından kontrol edilirken bir kısmı da Suriye rejimi ve müttefikleri Hizbullah ve İran’ın kontrolünde bulunuyor.

Arakçı: İran’ın Avrupa ile Yapacağı Görüşmelerinin Füze Programı ile Alakası Yok

Avrupa Birliği ve İran’ın Yemen ile ilgili yapacağı üçüncü görüşmeden birkaç hafta önce, İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Abbas Arakçı bu görüşmelerin nükleer görüşmeler ve İran’ın füze programı ile alakasının bulunmadığını söyledi. ISNA Haber Ajansı 28 Mayıs Pazartesi günü İran’ın AB ülkeleri ile birlikte yapacağı görüşmelerin üçüncüsünün haziran ayının ortasında Brüksel’de gerçekleşeceğini bildirdi. İran’ın Almanya Büyükelçisi Ali Mecidi de Şark Gazetesi’ne verdiği demeçte “Avrupa ülkeleri İran’ın Şii Husileri anlaşma masasına çekmesini beklemişlerdi ve biz de bunu yapmıştık.” dedi. Yemenli diplomatlara ve siyasi kaynaklara göre ise Husiler ve Suudi Arabistan Yemen’de üç yıldır devam eden iç savaşı sonlandırmak için gizli görüşmeler yürütüyorlar.

ABD’siz Nükleer Anlaşma Oturumu

İran, ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesinden sonra Tahran’ın anlaşma içinde kalması amacıyla Avrupa ülkelerinden tekliflerini bir ekonomik paket şeklinde mayıs ayının sonuna kadar sunmalarını istedi. Üst düzey bir İranlı diplomat 25 Mayıs Cuma günü yaptığı açıklamada Tahran’ın gelecek üç hafta içinde nükleer anlaşmada kalıp kalmayacağına karar vereceğini açıkladı.

BCP Swiss Bank’ın İran ile Ortaklığı Askıya Alındı

BCP Swiss Bank ABD’nin İran’a karşı yeni uyguladığı yaptırımlardan sonra, İran ile yürüttüğü ticari işlemleri ve bu ülkeyle alakalı yürüttüğü faaliyetleri askıya aldı. İsviçreli banka ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesini izleyeceğini ve tüm faaliyetlerini uygulanacak yaptırımlara göre sürdüreceğini açıkladı. Daha öncesinde de, Deutsche Bank İran ile yürüttüğü finansal işlemleri temmuz ayı içerisinde sonlandıracağını söylemişti.

Zarif’ten Nükleer Anlaşma Açıklaması

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif Avrupalıların önerilerinin nasıl uygulanacağı tam anlamıyla belli değil dedi. Zarif ayrıca “Avrupalılarla yapılan görüşmeler siyah ya da beyaz değil. Avrupalıların neler sunacaklarına bakmak gerekli” açıklamasında bulundu. İran’ın füze programının Avrupa Birliği ile yapılacak görüşmelerde ele alınıp alınmayacağı üzerine kendisine yöneltilen soruya ise Zarif, “Bu haberler tamamen yalan, AB’nin kendisi bu haberleri tekzip etti. Bu Siyonist rejimin bu tür sözleri yaymak için başlattığı psikolojik bir süreçtir. Biz defalarca nükleer anlaşmayı müzakere ettiğimizi söyledik. Nükleer anlaşmanın dışında söyleyecek ne başka isteğimiz ne de sözümüz var.” cevabını verdi.

Ambargolar ve İran’dan Para Çıkışı

İran’da 2018 yılının başlarından itibaren döviz kuru sürekli artış gösteriyor. Bu artışta birçok faktörün yanında ülkeden ciddi anlamda döviz çıkışının etkili olduğu belirtiliyor. Çıkan haberlere göre ülkeden son zamanlarda çıkan döviz miktarının 32 milyar dolar olduğunu söyleniyor. Bu bağlamda gösterilen diğer bir delil, son iki yılda ülke döviz rezervlerinde meydana gelen 16 milyar dolarlık azalma. İran 2016’da petrol ihracatından 55 milyar 700 milyon dolar döviz gelir elde etmiştir. Aynı yıl için toplam ithalat 62 milyar dolar düzeyinde. İran Parlamentosu Araştırma Merkezinin son raporunda sunulan rakamlar da bu durumu destekler nitelikte. Nitekim rapora göre: 2016’da ve 2017’nin ilk altı ayında yaklaşık 45 milyar doların İran’dan çekildiği vurguladı.

Petrol Dışı İhracat %22 Arttı

İran gümrük istatistiklerine göre petrol dışı ihracatta %22’lik bir artış görülmektedir. Böylece 2018’in ilk iki ayında petrol dışı ihracat ve ithalat toplamı geçen yılın aynı dönemine göre %11 artışla 14,56 milyar dolar olarak gerçekleşti. İran Bilgi Teknolojileri ve İletişim Bürosu’na göre İran’ın petrol dışı ihracatı yıllık %21,93 artışla 7 milyar 739 milyon dolar olduğu ve geçen yıl 6 milyar ve 347 milyon dolarlık ihracat yapıldığı belirtilmektedir. Bu yılın ilk iki ayında yaklaşık 7 milyar dolar ithalat yapılırken bu rakam da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,49 artış göstermiştir.

İran-ABD Ticaretinin Artırılması

İran gümrük verilerine göre İran ve ABD arasındaki diplomatik ilişkilerin kötüye gitmesine rağmen iki ülke arasındaki ticarette iyileşme gözlemlenmiş. 2018 yılı mart ayına ilişkin dış ticaret istatistiklerine göre iki ülke arasındaki resmî ticarette gözle görülür bir artış yaşanmıştır. Trump’ın başkan seçilmesinden sonra gerilmeye başlayan ilişkiler 8 Mayıs’ta ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesi ile ilgili kararı sonrasında daha da gerilmiştir. Gelecek aylarda iki ülke ticaretinin yaptırımların etkisi ile azalacağı beklenilse de geçtiğimiz aylarda iki ülke arasında ticarette meydana gelen artış ciddi bir paradoks yaratmaktadır.

Tahran’daki Louvre Müzesi Sergisi’nde Sona Doğru

Müzeler Genel İdare Müdürü Muhammedrıza Karger, Tahran’da bulunan İran Milli Müzesi’nde 5 Mart’tan bu yana ziyarete açık olan Paris Louvre Müzesi Sergisi’nin 8 Haziran’da sona ereceğini ve Paris’ten getirilen 56 tarihi eser ve eşyanın 9 Haziran’da Büyük Horasan Müzesi’ne taşınacağını açıkladı. İran Milli Müzesi Günel Müdürü Cebrail Nevkende, 9 Mayıs’ta halkla paylaştığı müze kayıtlarına göre İran Milli Müzesi’ndeki Louvre Müzesi Sergisi’ni, ziyarete açık olduğu 65 günlük süre zarfında 170.000’den fazla kişi ziyaret etti, dedi.

Mostar’da İran Kültür Merkezi Açıldı

“Köprüler şehri” olarak bilinen, Bosna Hersek’in ikinci büyük şehri Mostar’da İran Kültür Merkezi açıldı. İran Büyükelçiliği’ne bağlı olan ve açılışı için iki yıl boyunca hazırlık yapılan Kültür Merkezi’nin açılış programına İran Saraybosna Elçisi Mahmud Heyderî, İran Kültür Müsteşarı Ali Asgar Âmiri, Mostar Müftüsü Salim Efendi Dedoviç, Mostar Belediyesi Başkan Yardımcısı Sanela Kamriç, Bosna İslam Toplumu Meclis Başkanı Ramiz Yelovats, Mostar Cuma İmamı Dino Efendi Maksumiç gibi isimler katılanlar arasındaydı. Açılış programının yanında İran hat ve tezhip sanatı örneklerinin sergilendiği küçük bir sergi de yer aldı. İran Kültür Müsteşarı köprüler şehri olan Mostar’daki İran Kültür Merkezi’nin İran ve Bosna halkı arasında bir köprü vazifesi göreceğini vurguladı.

Şiraz Üniversitesi’nde Firdevsî’yi Anma Töreni Düzenlendi

Şiraz Üniversitesi Tarih Derneği, Edebiyat Derneği ve Şehname Araştırmaları Derneği tarafından 29 Mayıs Salı günü Şiraz Üniversitesi’nin Allame Caferi Salonu’nda Hekim Ebu’l-Kasım Firdevsi’yi anma töreni düzenlendi. Anma töreni Firdevsi’nin meşhur eseri Şahname’nin okumasıyla başladı. Konferansta Samaniler Devleti’nin Firdevsi gibi bir şahsiyetin ortaya çıkmasında ve Firdevsi’nin Şehname’yi yazmasını sağlayacak tarih merakının gelişmesinde ne tür bir etki yarattığı konuları ele alındı. Törene katılan Şiraz Üniversitesi Edebiyat Profesörü Seyyid Ebulkasım Furuzanî, hicri 2. yüzyılda İran’ın doğusunda Emevi ve Abbasi halifelerine karşı meydana gelen ayaklanmaların altında İran edebiyatına ve Farsçaya olan ilginin var olduğunu belirterek edebiyata olan ilginin İran milliyetçiliğinin oluşmasında etkili olduğunu ifade etti. Furuzani, “İran’ın doğusundaki Samani hakimiyeti döneminin İranlılara ait kahramanlık öykülerinin yaygınlaştığı bir dönemdi ve Samaniler için İran’ın kadim milli destanlarına olan ilgisi kendileri için bir övgü kaynağıydı” ifadelerini kullandı. Şiraz Üniversitesi Tarih bölümü hocalarından Abdulresul Heyrendiş ise Şehname’nin aslında İran’ın Sasanilerden ve çok daha öncesinden gelen bir geleneğin; İran’da hükümdarların ve devlet adamlarının hayatını konu alan ve hodaynâme eserlerinin bir devamı olduğuna işaret ederek İran’ın yazılı edebiyatının köklü geçmiş ve geleneğe sahip olduğunu belirtti. Üniversitenin Tarh Bölümü Başkanı Ahmed Fazlînejad ise İran isminin Şehname’de oldukça çok bir biçimde zikredilerek İran ve İranlı kimliğine vurgunun çok güçlü olduğuna değinmiş ve bunun Firdevsi tarafından eserin milli değerlere ne denli sıkı sıkıya bağlı olarak kaleme alındığını kanıtladığını ifade etti.

Tahran Ermeni Piskoposluğu İftar Yemeği Verdi

Tahran ve Kuzey İran Ermeni Piskoposluğu, 30 Mayıs’ta Ararat Kültür ve Spor Kulübü’nde Cumhurbaşkanı Vatandaşlık Hukuk İşleri Yardımcısı Şehinduht Mevlaverdî ve meclisten birkaç milletvekilinin yer aldığı devlet erkanına iftar yemeği verdi. Yemekte konuşma yapan Tahran Ermeni Piskoposu Sebuh Sarkisyan, İran milletinin bütünlüğü ve milleti oluşturan bireyler arasındaki gönül birlikteliğinin sömürgeci emperyalistlere karşı en büyük silah olacağını belirtti ve ABD’nin son zamanlarda İran’a yönelik yeni yaptırım ve ambargo kararına hakkında ABD ambargo kararıyla aslında kendisini kısıtlamış olduğunu Avrupa ülkelerinin bu kararı dinlemediklerini ve karşısında durduklarını belirtti. Ermeni Piskopos Sebuh Sarkisyan, verilen iftar yemeğinin, Şiî ve Sünni Müslümanlardan, Ortodoks ve Protestan Hıristiyanlara ve diğer dinlere kadar tüm İran vatandaşlarının birlikte sorunsuz yaşadıklarının kanıtı olduğunu ve bu nimetin korunması için dua ettiklerini belirtti. Sebuh Sakisyan, konuşmasının devamında Yüce Yaratıcıdan İran’ın düşmanlardan korunması ve dini lider Hamenei, devlet makamlarında bulunan tüm yetkililer ve tüm İran milletine belalardan uzak bir ömür bahşetmesi için dua ediyorum dedi. “60 yıl Suriye’de yaşadım geçmişte Suriye’de farklı dinden insanlar birbirleriyle kardeş gibi yaşamaktaydılar fakat şu an İran’da yaşamaktan dolayı şanlıyız.” ifadelerini kullandı. Ayrıca İran’da azınlık hakları konusu, ilk defa İslam Devrimi’nden sonra kabul edilen anayasada yerini aldı ve bu konuda birçok yasa geçirildi” ifadelerini kullandı.

Sistan ve Beluçistan Halkının %75’i Fakir

Sistan ve Beluçistan eyaletine bağlı Zahidan şehri Milletvekili Aliyar Muhammedi Sistan ve Beluçistan halkının %75’inin yoksul olduğunu, içme suyu ve ekmeğin olmadığını ayrıca geçim koşulları açısından her şeyin elverişsiz durumda olduğunu belirtti. Akla gelecek her hastalığın bu eyalette bulunduğuna değinen Muhammedi, yaptığı gözlemlerde özellikle kemik ve sindirim sistemi ile ilgili problemleri olan çok sayıda insan ile karşılaştığını söyledi. Aliyar Muhammedi, 350 bin nüfuslu Zahidan şehrinde içme suyu şebekesinin olmadığı ve şehrin birçok yerine tanker ile su taşındığı, ayrıca sağlıklı gıda temininde zorlanıldığı ve insanların kedi ve karga yemesine şaşmamak gerektiği kanısına vardığını dile getirdi.

Zabul kasabasının köylerinin diğer köylere göre nispeten daha iyi durumda olduğu, bazı güney köyleri, Çabahar ve Kasr-ı Kend köylerinde durumun daha da kötü olduğu bilinmektedir. Muhammedi son olarak Sistan ve Beluçistan’da bu durumun çözümü açısından sorulan sorulara yanıt olarak meclisin görevinin bu köylere su götürmek olmadığını yasalar çerçevesinde meclisin denetleyici bir rolünün olduğunu ve eyalet yetkililerini bu konuda denetleyeceğini ekledi.

Tahran’da Stres

Sosyal ve Rehabilitasyon Üniversitesi Sosyal Refah Bölümü Müdürü Dr. Hüseyin Rafie Tahran’da strese neden olan 160 farklı unsur tespit edildiğini söyledi. Tahran nüfusunun psikolojik ve sosyal stres unsurlarını tespit için şehrin 22 noktasında 18 yaşından büyük yaklaşık 6 bin kişi ile görüştüklerini açıkladı. Araştırmanın sonuçlarına göre Tahranlıların bireysel ve aile geleceği kaygısı, ekonomik koşullar ve temel ihtiyaç malzemelerinin pahalılığının en fazla endişe duyulan konular olduğu tespit edilmiştir.

Araştırmaya göre kadınlar, en çok bir aile üyesinin sağlığı, bireysel ve ailenin geleceği, hastalık, yaralanma ve ekonomik gelecek gibi konularda kaygı duymaktadır. Erkeklerin ise en çok ekonomik şartların belirsizliği, işsizlik korkusu ve bazı mental sorunlar hakkında endişe duydukları tespit edilmiştir. Ayrıca Tahranlı kadınlar (özellikle bekâr ve yüksek eğitime sahip olanlar) arasında stres, sıkıntı ve bunalım gibi mental sorunların diğer bölgelere göre daha yüksek olduğu; Tahran’ın 1, 7, 19, 21 ve 23. bölgelerinde yaşayan halkın (özellikle öğrenci ve askerlerin) aşırı stres içinde oldukları tespit edilmiştir.

Ruh Sağlığı Merkezi değerlendirmelerine göre 1999 yılında İran halkının %21’inin mental rahatsızlıklardan mustarip olduğu, bu oranın 2011’de %23,6, 2014’te ise %23,44 olduğu görülüyor.

Ayrıca İran Diyabet Derneği Başkanı Dr. Esedullah Recep, İran halkı arasında yaygınlaşan stresin diyabet hastalarını daha da kötüleştirmekte olduğunu açıkladı. Dr. Esedullah Recep İran’da 20 yaş ve üzeri nüfusun %12’sinin Tip 2 diyabet hastası olduğunu ve bu hastaların yarısının rahatsızlığından haberdar olmadığını söyledi.

Nasır Malek Hayatını Kaybetti

İran sinemasının ünlü aktrisi Naser Malek Motiee solunum ve böbrek yetmezliği sebebiyle 25 Mayıs’ta Tahran’da hayatını kaybetti.

88 yaşında vefat eden aktris devrim öncesi İran sinemasının en aktif oyuncularından biriydi. Fakat devrim sonrasında sinemaya tekrar girme fırsatı bulamaması dolayısıyla emlak ve pastane işletmeciliği ile uğraşmıştır. 1970-71 yıllarında İran sinemasında “En iyi erkek oyuncu” ödülünü almıştır. Türk sinemasında ise Kadir İnanır’ın İki Kızgın Adam ve Cüneyt Arkın’ın Deprem isimli filmleri ile hafızalara kazınmıştır.

Naser Malek Motiee’nin cenazesi 27 Mayıs Pazar günü sanatçı ve vatandaşların yoğun katılımı eşliğinde Tahran Beheşti Zehra mezarlığına defnedildi