İran Kızılayı, Yaptırımlar ve Koronavirüs

İran Kızılayı, Yaptırımlar ve Koronavirüs
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

ABD’nin 8 Mayıs 2018’de Kapsamlı Ortak Eylem Planı’ndan (KOEP) çekilmesi ve İran’a yönelik yaptırımların yeniden devreye girmesi, İran ekonomisini farklı açılardan etkilemiştir. Bunlardan biri de İran sağlık sektörüdür. ABD yetkilileri, yaptırımların İran’ın ilaç ve tıbbi malzemelerini içermediğini vurgulasa da İran sağlık sektörü dolaylı yoldan olumsuz etkilenmiştir.

İran’ın bankacılık sistemine yönelik uygulanan ABD yaptırımlarından özellikle sattıkları ürünlere yönelik para transferlerinde sorun yaşayan ilaç firmaları çekinmektedir. İran Kızılayı Derneği Genel Sekreteri Mahmud Reza Peyrevi, “Genel olarak İran’ın Kızılay eczaneleri, 350 ila 400 kalem gibi bir ilaç kıtlığıyla ile karşı karşıyadır.” açıklamasında bulundu. ABD'nin İran’a karşı yaptırımları ilaç ve gıda maddelerini içermemektedir ancak yaptırımların banka havaleleri üzerindeki kısıtlamalar nedeniyle temel malların ithalatını zorlaştırdığı gözlenmektedir.

ABD yaptırımlarından dolayı İran Kızılayı’nın tüm yabancı banka hesaplarının kapatıldığı ve yabancı kurumların sel bölgelerinde zor durumda kalan insanlara yardım gönderemediği belirtilmektedir. Nitekim Nisan 2019’da İran’ın batı kesimlerinde gerçekleşen sel felaketi ile ilgili İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, “ABD’nin İran’a yönelik maksimum baskı politikasının, İran Kızılayı’nın ani sel baskınları yüzünden zor durumda kalan insanlara acil yardım ulaştırmasına engel olduğunu” belirtmiş ve yaptırımları “sadece ekonomik bir savaş değil, ekonomik bir terör” olarak tanımlamıştı.

19 Şubat’ta İran’da koronavirüsün ortaya çıkması ve bugün itibariyle (27 Şubat) resmî rakamlara göre 26 kişinin ölüp, 245 kişiye tanı konulmasıyla ilerleyen sürecin, mevcut kronik ekonomik zorluklarla beraber İran’ı çok zor durumda bırakacağı gözlemlenmektir. COVID-19 adlı virüs, Dünya Sağlık Örgütü’nün 27 Şubat 2020’de en son ilan ettiği rakamlara göre dünya genelinde 2810 kişinin ölümüne yol açtı ve bu sayı giderek artmaktadır. İran Sağlık Bakanı Saeed Nemaki başta olmak üzere neredeyse tüm İranlı yetkililer, halka ilaç tedariki konusunda endişelenmemeleri gerektiğini söylese de sağlık sektörüne yönelik yaptırımlar ve akabinde ortaya çıkan koronavirüs nedeniyle gelecek günlerde İran halkını ve hükûmetini zor günler beklemektedir.

Son günlerde İran’da koronavirüsün ortaya çıkmasıyla birlikte birçok İran vatandaşının talebi ve yaptırımların da etkisiyle ilaç ve tıbbi ürünlerde arzın talepten az olması dolayısıyla artış yaşanmıştır. Öyle ki maske fiyatları normal fiyatının 39 katına çıkmıştır. Söz konusu ilaç ve tıbbi malzemelerin diyabetik ve kanser hastaları için temini tek sorun değildir. Bununla birlikte Maküla dejenerasyonu (maküler dejenerasyon) olan hastalar için de enjekte edilebilir ilaç da dâhil olmak üzere bazı oftalmik ilaçlar da temin edilememektedir.

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) bünyesinde kurulan Mali Eylem Görev Gücü (FATF), 21 Şubat 2020’de terörizmin finansmanı ve kara para aklama konusundaki mali reformları tamamlamadığı gerekçesiyle İran’ın gri listeden kara listeye alındığını duyurdu. Bu durum İran’ın finansal ve mali transferlerde ciddi sorunlar yaşamasına neden olabilir. İran ekonomisinin FATF’ın kara listesine girmesi, AB ülkeleri arasında devam eden INSTEX görüşmelerinin sonlanmasına ve AB ülkelerinin yeni yaptırımlarına yol açabilir. Bu da İran’ın sağlık sektörünü özellikle de İran Kızılayı’nı daha ciddi sorunlarla karşı karşıya bırakabilir.

20 Ocak 2020’de ABD Dışişleri Bakanlığının onayıyla birlikte “İsviçre İnsani Ticaret Düzenlemesi” (İİTD) mekanizması İsviçre aracığıyla kuruldu. Bu yeni mekanizmayla İran’daki kanser hastalarıyla organ nakli bekleyen hastaların ihtiyaç duyduğu ilaç ve tıbbi malzemenin yurt dışı tedarikinden kaynaklanan parasal transferin yapılması sağlanacaktır. Ancak İran’ın ilaç ve tıbbi malzeme ihtiyaçlarının ne kadarını karşılayacağı belirsizdir.

Sonuç olarak ABD yaptırımları etkisinde kalan sağlık sektörünün özellikle de İran Kızılayı’nın doğal afet ve koronavirüs gibi acil durumlarda ülkedeki ilaç ve tıbbi malzeme ihtiyaçlarının temininde sıkıntı yaşayacağı görülmektedir.