İran’ın Nükleer Anlaşmadaki Taahhütlerini Durdurmasında Üçüncü Aşama

İran’ın Nükleer Anlaşmadaki Taahhütlerini Durdurmasında Üçüncü Aşama
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

İran Atom Enerjisi Kurumu Sözcüsü Behruz Kemalvendi 7 Eylül Cumartesi günü düzenlediği basın toplantısında İran’ın Nükleer Anlaşma (KOEP) kapsamında üstlendiği yükümlülüklerin askıya alınmasında üçüncü aşamaya geçtiğini söyledi. Bu kapsamda atılan adımları şu şekilde sıraladı:

  • IR-4 santrifüjleri devreye alındı.
  • IR-6 santrifüjlerinin 10’lu ve 20’li serilerine gaz verilmeye başlandı. 30’lu serilerine de bir ay içerisinde gaz verilmeye başlanacak.
  • IR-2M santrifüjleri ve IR-5 santrifüjleri de bir ay içerisinde devreye alınacak.

İran’ın nükleer faaliyetleriyle ilgili yürütülen ve sonunda KOEP’in imzalanmasıyla sonuçlanan müzakereler 8 konu üzerinden yürütülmüştü. İran’ın KOEP kapsamında üstlendiği yükümlülükler ağır su reaktörü, ağır su üretimi, kullanılan yakıtın geri dönüştürmesi, zenginleştirmenin miktarı ve oranı, araştırma ve geliştirme faaliyetleri, Fordu Nükleer Tesisleri, stoklama düzeyi ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunun (UAEK) denetimi ile ilgiliydi.

İran KOEP’ten adım adım çekilme yönünde daha önce 8 Mayıs’ta birinci aşama ve ardından 7 Temmuz’da ikinci aşamaya geçmişti. Birinci aşamada İran, zenginleştirilmiş uranyumun 300 kilogramlık stoklama sınırlamasına uymayacağını ve 130 tonun üzerindeki ağırlaştırılmış suyu stoklamaya başladığını açıklamıştı. İran’ın bu yöndeki ikinci adımı ise zenginleştirmenin oranı ile ilgili olmuştu. İran uranyum zenginleştirilmesini %3,67 seviyesinin üzerine çıkarttığını ilan etmişti. Üçüncü aşamada açıklanan adımlar ise İran’ın KOEP kapsamındaki AR&GE faaliyetleriyle ilgilidir. İran bu aşamada elinde bulundurduğu farklı versiyonlardaki IR santrifüjlerini devreye alacaktır. Bu da İran’ın uranyum zenginleştirmedeki kapasitesi ile zenginleştirilmiş uranyum stokunu artıracağı anlamına gelmektedir.

İran hâlihazırda attığı bu adımlarla Kemalvendi’nin de açıklamalarında değindiği gibi Fordu Nükleer Tesisleri ve UAEK’nin denetimi konuları dışında KOEP kapsamında diğer yükümlülüklerini askıya almış bulunmaktadır.

Gelinen noktada İran, ABD’nin KOEP’ten çekilerek kendisine uyguladığı yaptırımlar karşısında aşamalı olarak bu anlaşmadan çıkma konusunda kararlı görünmektedir. Dolayısıyla İran’ın bu girişimleri ABD’nin hamlelerine karşı bir tepki olduğu gibi özellikle KOEP’in diğer tarafları olan İngiltere, Fransa ve Almanya’yı da zor durumda bırakacaktır. Zira söz konusu Avrupalı devletler ABD’ye rağmen KOEP’e bağlı kaldıklarını açıklamış olsalar da İran açısından bu kapsamda kendi yükümlülüklerini yerine getirmemiştir.

Diğer yandan İran bu aşamada UAEK’nin denetimi ve Fordu Nükleer Tesisleri ile ilgili taahhütlerine şimdilik bağlı kaldığını açıklamıştır. Bu da İran’ın nükleer faaliyetlerini mevcut durumda gizli şekilde yürütmeyeceğini ve uranyum zenginleştirmesini %20 oranında gerçekleştirebildiği Fordu Tesislerini devreye sokmak istemediğini göstermektedir. Fordu Tesisleri İran’ın zenginleştirilmiş uranyum üretimi için Tahran’ın güneyinde yerin 90 metre derinliğinde gizli olarak inşa ettiği tesislerdir. İran söz konusu tesislerin kapılarını, ABD ve Fransa istihbarat kurumları tarafından Eylül 2009’da ifşa edildikten sonra UAEK’ye açmıştı. Hâlihazırda KOEP kapsamında bu tesislerdeki faaliyetlerini durdurmuş durumdadır. Batılı taraflarca İran’ın Fordu Tesisleri’nde üretebildiği %20 oranında zenginleştirilmiş uranyumun nükleer silah üretimi için de kullanılabileceği iddiası dikkate alındığında İran’ın üçüncü aşamada aldığı bu kararın anlamı daha iyi anlaşılmaktadır. İran şu aşamada ABD başta olmak üzere KOEP’in diğer taraflarına, onların İran’ın nükleer faaliyetleriyle ilgili gördükleri kritik çizgiyi geçmek istemediğini göstermektedir.

Dolayısıyla gelinen noktada İran’ın KOEP’ten tamamen çekilmediği ancak attığı kontrollü adımlarla anlaşmanın diğer taraflarına baskı uygulamak istediğini söyleyebiliriz. İran’ın dördüncü aşamada atacağı adım ise Fordu Tesisleri konusunda taahhütlerinden vaz geçmek olabilir. Bununla birlikte İran UAEK’nin denetimi ile ilgi birtakım sınırlama kararları alabilir. İran’ın UAEK’nin denetimi ile ilgili taahhütlerini tamamen askıya alması ve nükleer merkezlerin kapılarını söz konusu kurumun denetlemesine kapaması ise İran’ın tamamen KOEP’ten çekildiği anlamına gelecektir.