Tahran Afganlar Arası Görüşmelere Ev Sahipliği Yaptı

Tahran Afganlar Arası Görüşmelere Ev Sahipliği Yaptı
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

Afganistan’da çatışmaların artmasıyla ve yabancı güçlerin Afganistan’dan tamamen çekilmesine az bir süre kala Tahran’da Afganlar arası sürpriz bir barış görüşmesi gerçekleştirildi. Tahran, 7 Temmuz 2021 tarihinde Afganistan hükûmetine yakın siyasilerin yanı sıra Taliban’ın üst düzey yetkililerini ağırlayarak son dönemde Doha’da sekteye uğrayan Afganlar arası görüşmelere ev sahipliği yaptı. Afganistan hükûmetini ve cumhuriyetçileri temsilen eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Yunus Kanuni, Afganistan Cumhurbaşkanı’nın Barış Temsilcisi Abdüsselam Rahimi, eski Enformasyon ve Kültür Bakanı Abdülkerim Hürrem, eski Ulaştırma Bakanı Muhammedullah Bataş ve bir dizi başka siyasi şahsiyet katılırken Taliban’ı Şir Muhammed Abbas Stanikzai başkanlığındaki bir heyet temsil etti. Toplantının açılışında konuşan İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, ABD’nin Afganistan’da yenildiğini ve yirmi yıllık bir sürede, ülkeyi büyük zarara uğrattığını belirtti. Afganistan’da devam eden çatışmanın olumsuz sonuçlarına da değinen Zarif, Afganlar arası müzakereye dönüşün ve siyasi çözümlere bağlılığın; Afganistan halkı, siyasi liderleri ve akımları için en iyi seçim olduğunu söyledi. Afganistan’daki mevcut çatışmaları ve krizleri çözmek için karşıt gruplar arasındaki müzakere sürecine yardım etmeye hazır olduklarını duyuran Zarif; İran İslam Cumhuriyeti’nin, barışın tesis edilmesinden sonra Afganistan’ın kapsamlı siyasi, ekonomik ve sosyal gelişimine katkıda bulunacaklarının altını çizdi. Öte yandan İran, Afganistan’daki gelişmelerle ilgili olarak bölge ülkeleriyle temaslarını da sürdürüyor. Taliban heyetinin Tahran’da bulunduğu sırada İran Dışişleri Bakanlığı, Rusya Dışişleri Bakanlığı ve Taliban heyetleri arasında üçlü bir görüşme gerçekleştirildi. Bu görüşmede, sınır güvenliğiyle ilgili diğer konuların konuşulduğu açıklandı.

Afganistan Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada Tahran görüşmelerini memnuniyetle karşıladığını ifade etti. Açıklamada; İran İslam Cumhuriyeti’ni, Afganistan barış sürecine gösterdiği çabadan dolayı takdir ettikleri vurgulandı. Diğer taraftan Taliban Sözcüsü Zebihullah Mücahid, Tahran’daki görüşmelere heyet gönderdiklerini açıkladı. Mücahid, bu görüşmenin ana gündeminin mülteciler ve sınır konularının yanı sıra Afganistan ve bölgedeki barış meseleleri olduğunu söyledi. Taliban heyetleri, İran’ın resmî daveti üzerine daha önce de birkaç defa Tahran’da bulunmuş ve sadece İranlı yetkililerle bir dizi görüşme yapmıştı. İranlı yetkililerin Taliban heyetiyle görüşmesi hem sosyal medyada hem de bazı Afgan milletvekilleri tarafından tepkiyle karşılanmıştı. Gelen bu tepkilere İran Hükûmet Sözcüsü Ali Rebii’nin cevabı, “Taliban heyetinin Tahran ziyareti, Afganistan hükûmetinin bilgisi dâhilinde gerçekleşti.” şeklinde olmuştu. Afganistanlı tüm siyasi cenahların müzakerelerde bulunmaktan yana olduklarını belirten Ali Rebii, “Uzun sınırları ve tarihî bağları nedeniyle Afganistan’ın sorunları, Afganistan’ın diğer komşuları gibi bizim güvenliğimizi de doğrudan etkiliyor. Bu nedenle Afganistan’daki istikrarsızlık ve güvensizlik ortamına ilgisiz kalamayız. Fakat bu, Taliban ile aramızda özel bir ilişki olduğu anlamına da gelmez.” ifadelerini kullanmıştı. Ancak son ziyarette Taliban’ın, Afganistan hükûmetine yakın bir heyetle görüşme yapması ve İran’ın bu iki grubu bir araya getirebilmesi önemli bir gelişmedir. Taliban heyeti, Tahran’daki görüşmelere katılırken Doha’da yapılan görüşmelerin devamı olarak görülen İstanbul’daki zirveye katılmamıştı. 7-8 Temmuz tarihlerinde Tahran’da gerçekleşen bu görüşmelerin sonucunda 6 maddelik ortak bildiri yayımlandı. Bu bildiride her iki taraf da savaşın, Afganistan sorununun çözümü olmadığının ve çözümün, Afganlar arasındaki siyasi ve barışçıl çabalarla olabileceğinin altını çizmiştir. Tahran görüşmelerini fırsat olarak gören tarafların, savaştan kalıcı barışa geçiş için bir mekanizma kurulması ve bu mekanizmanın işleyişinin en yakın zamanda gerçekleşecek görüşmelerde netleştirileceği konusunda mutabık kaldıkları belirtilmiştir. Bildiride, gerçekleşecek sonraki görüşmelerin mekânı belirtilmemiş olsa da tarafların memnuniyetine bakılarak bunun Tahran’da gerçekleşeceği söylenebilir. Bildirinin son maddesinde her iki taraf da sivil yerleşimlerini, okulları, camileri ve hastaneleri hedef alarak sivil kayıplarına neden olunmasını ve kamu tesislerinin tahrip edilmesini şiddetle kınamış ve faillerin cezalandırılmasını istemiştir.

Taliban, son dönemde en güçlü olduğu bölge olan güneyin ötesine geçerek Afganistan’ın kuzey ve orta kesimlerine karşı saldırılarını artırdı ve bu bölgede, kısa sürede çok sayıda ilçe ve bölgeyi kontrol altına aldı. Eylül ayında ABD ve uluslararası güçlerin tamamen çekilmesinin ardından Afgan ordusunun çökeceği kaygısı İran’ı harekete geçirdi. Her ne kadar Tahran yönetimi son yıllarda ABD’ye karşı Taliban’la iş birliği yapsa da Afganistan’da Taliban liderliğinde bir hükûmet kurulmasını, ulusal çıkarları açısından tehlike olarak görmektedir. İran Dışişleri Bakanı Sözcüsü Said Hatipzade, 28 Haziran’da “Taliban, Afganistan’ın tamamı değildir. Sadece çözümün bir parçasıdır.” açıklamasında bulunarak Afganistan’da tek başına Taliban iktidarına karşı olduklarının altını çizmişti. Sonuç olarak İran’ın Afganistan’da yakın gelecekteki muhtemel kaosu engellemek amacıyla diplomatik çabalarını hızlandırdığı görülmektedir. İran, Taliban’ın tek başına Afganistan’ın tamamına hâkim olmasından çekinmekle birlikte, Taliban’ı Afganistan gerçekliğinin bir parçası olarak gördüğünü de belli etmektedir.