İran ile ŞİÖ arasında imzalanan yeni mutabakat zaptı, Tahran ve ŞİÖ üyeleri arasında çeşitli siyasi ve ekonomik alanlarda iş birliğinin genişletilmesinin temelini oluşturacaktır.
İran, Ukrayna Savaşı nedeniyle Rusya’nın Batı tarafından izole edilmesini, ilişkileri geliştirmek için önemli bir fırsat olarak görmektedir.
Zevahiri’nin saklandığı Afganistan’da öldürülmesi, Taliban’ın içerisindeki rekabetin boyutlarını gözler önüne sermenin yanında örgütün başta ABD olmak üzere uluslararası toplumla ilişkilerinin geleceğini tehlikeye atmıştır.
Maliki; sızdırılan ses kaydında, destek için kendisine başvuran silahlı gruba Hamenei’nin Irak’taki faaliyetleri DMO Kudüs Gücüne devrettiğini belirterek DMO’ya müracaat etmelerini tavsiye etmektedir.
İran ve Suudi Arabistan arasındaki köklü anlaşmazlıklar dikkate alındığında henüz olgunlaşmamış bu görüşmelerin büyük bir uzlaşıyla sonuçlanma ihtimali düşüktür.
Tahran, resmi seviyede Türkiye'nin terör örgütü PKK ile olan mücadelesine destek veriyor ancak pratikte farklı angajmanlara girebiliyor.
Doha’da iki gün süren müzakerelerin sonuçsuz kalmasının ardından taraflar, söz konusu başarısızlığın sebebi olarak birbirlerini suçlamaktadır.
Sadr Hareketi’ne bağlı milletvekillerinin istifasıyla birlikte, Sistani’nin siyasal düzen zarar görmeden reform yapılmasını öngören projesinin çöktüğünü belirtmek mümkündür.
NATO Stratejik Konsepti, Rusya ve İran’ı ötekileştirirken iki ülke de bu baskıya karşı jeopolitik konumlarını avantaja çevirme arzusuyla Hazar Zirvesi’ne katılmıştır.
Türkiye ulusal çıkarları gereği, Orta Doğu’nun iki önemli devleti olan Suudi Arabistan ve İran’a eşit mesafede yaklaşmaktadır.
Küresel-bölgesel jeopolitik ve jeoekonomik gelişmeler ile Rusya-Ukrayna Savaşı, Güney Kafkasya’daki yeni jeopolitik durumu daha da hareketlendirebilir.
İran ve Kazakistan, bölgedeki son gelişmeleri ve mevcut kapasitelerini göz önünde bulundurarak ekonomi, enerji ve jeoekonomi alanlarında iş birliği geliştirmeye çalışmaktadır.