10 Mart 2023 tarihinde Çin ara buluculuğunda varılan anlaşma çerçevesinde, Suudi Arabistan’ın enerji altyapısına yönelik saldırılar, en azından geçici olarak durdurulabilir.
Reformcu cenaha yakın siyasi elitler ve basın kuruluşlarının, anlaşmayı genel olarak olumlu karşılamakla birlikte bazı noktalarda eleştiriler yönelttikleri görülmektedir.
Batı tarafından ağır baskı altında bulunan Tahran, bu anlaşmayı söylem bazında
İran’a yönelik sürpriz askerî harekât söylemleri yeniden gündeme gelse de bu türden bir sürpriz saldırının gerçekleştirilmesinin önünde bazı engeller ve zorluklar bulunmaktadır.
Deprem nedeniyle Türkiye’nin ekonomik, toplumsal ve politik sorunlara gebe olduğunu vurgulayan İran basınında, “Deprem Erdoğan’ı enkaz altında bırakır.” söylemi hâkimdir.
Aşı diplomasisi, koronavirüs krizi sürecinde dünyada yumuşak gücün bileşenlerinden biri hâline gelirken İran’ın da bu bileşeni dış politikasında kullanmaya çalıştığı görülmektedir.
Çin’in ara buluculuğunda gelişen İran ve Suudi Arabistan arasındaki diplomasi girişimi, bölge dinamiklerinin tetiklediği ve Çin’in bunu avantaja çevirdiği bir sürecin sonucudur.
Grossi’nin ziyaretinin KOEP ve nükleer müzakerelere etkisi, UAEA ve İAEK arasında varılan siyasi mutabakatın teknik alanda da devam edip etmemesine bağlıdır.
Hindistan, İran, Ermenistan üçlüsünün ilişkileri pekiştirme çabaları tüm hızıyla devam ederken Hindistan'ın Azerbaycan ile samimi ilişkilere sahip olduğunun anlaşılması büyük önem taşıyor.
Ukrayna savaşı ile şiddeti artan küresel enerji krizi ve enerji kaynaklarının dış politika amaçları doğrultusunda “araçsallaştırılması” Türkiye gibi enerji ithalatçısı ülkeler için tedarikçi ülkelerin güvenirliğini ön plana çıkarmaktadır.