İran S/İHA’ları Rusya için birçok açıdan avantajlı olsa da İran S/İHA’larının Ukrayna sahasına girmesi; İran’ın, S/İHA tedarik pazarındaki rekabet arayışını görünür kılmaktadır.
Son yıllarda meydana gelen askerî uçak kazaları, İran Hava Kuvvetlerinin modernleşme ihtiyacını gündeme getirdi.
İran-İsrail gölge savaşları bölgesel gerilimi tırmandırırken İsrail, “Ahtapot Doktrini” dâhilinde İran içindeki operasyonlarının temposunu artırıyor.
DMO Komutanı Albay Seyid Hüdayi’ye düzenlenen suikast, İsrail’in İran’a yönelik operasyonlarındaki hedeflerinin niteliğinde değişime işaret etmektedir.
“Devrim sonrası asimetrik harp kapasitesini geliştirmeye odaklanan İran, bu kapasitesini direniş ekseni politikası gibi bölgesel projeksiyonlarında kullanırken aynı zamanda ekonomik bir kazanca dönüştürmek istemektedir.”
2020 yılında gerçekleşen 2. Karabağ Savaşı bölgesel aktörler açısından, konjonktür değişimi ve yeni bir jeopolitik durumun oluşum süreci olarak değerlendirilmiştir.
“Nükleer bir İran” Moskova’nın çıkarlarıyla çelişiyor olabilir ancak “İran’ın nükleerleşmesi tehdidi”, Rusya’nın Batı’ya karşı kaldıraç olarak kullanabildiği bir kriz yaratmıştır.
Şin Bet tarafından kamuoyu ile paylaşılan son casusluk faaliyeti, İran’ın yakın zamanda ortaya çıkarılan diğer benzer faaliyetlerini hatırlatmıştır.
İdeolojik birçok farklılıklara ve anlaşmazlığa rağmen İran ile Taliban’ın, bazı ortak sorunlar sebebiyle çatışmadan ziyade iş birliği yaptıkları gözlemlenmektedir.
Sincar Anlaşması’nın ilanının ardından KCK/PKK ve İran destekli milis gruplardan gelen açıklamalar, bu Anlaşma’nın tümüyle reddedildiği bir tutum ortaya koymuştur.
3-5 Ocak aralığındaki saldırıları, İran destekli milis grupların eş zamanlı ve çok-hedefli saldırı gerçekleştirebilme kapasitesini sergileme çabası olarak değerlendirmek mümkündür.