İran Basınında Öne Çıkanlar (11-20 Temmuz)

İran Basınında Öne Çıkanlar (11-20 Temmuz)
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Tahran Ziyareti

Bir süredir ertelediği Tahran ziyaretini 19 Temmuz Salı günü gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; İran Devrim Rehberi Ali Hamenei, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ile gerçekleştirdiği ikili görüşmelerin ardından “Astana Formatında Yedinci Üçlü Zirve Toplantısı”na iştirak etti. Siyaset ve kamuoyunda büyük yankı uyandıran bu görüşmeler, İran basını tarafından yakından takip edildi. 

Devrim Rehberi’nin uhdesinde faaliyet gösteren Keyhan gazetesinin “Tahran’da Koalisyon, Washington ve Tel Aviv’de Deprem” manşetli yazısında, üçlü zirvenin kazanımlarına ilişkin detaylı bir analiz sunulmuştur. Bu analizde; Türkiye’nin, üçlü zirvede umduğunu bulamadığı için Suriye’nin kuzeyindeki harekâtından vazgeçeceği veya harekâtı erteleyeceği değerlendirmesine yer verilmiştir. Reformcu çizgideki Merdumsalari Partisinin yayın organı Merdumsalari gazetesi; Türkiye’nin, Suriye konusunda Rusya ve İran ile ihtilafa düştüğüne vurgu yapmıştır. Muhafazakâr çizgideki Vatan-ı İmruz gazetesinin “Başarılı Diplomasi Örneği” manşetli yazısında ise Tahran’daki üçlü zirvenin en büyük kazananının Suriye olduğu ifade edilmiştir. Bunun yanında İran ve Rusya’nın, Türkiye’nin aksine savaşa karşı çıktıkları belirtilerek bu ülkelerin, Erdoğan’dan Suriye’deki siyasi istikrarın sağlanması hususunda yapıcı bir rol oynamasını talep ettikleri öne sürülmüştür. 

Reformcu çizgideki İtimad-ı Millî Partisinin yayın organı olan İtimad gazetesinin “Rusya ile İlişkilerde Kararlılık, Türkiye’ye Uyarı” manşetli yazısında, Hamenei ile Putin’in samimi bir görüntü veren pozları servis edilmiş ve Hamenei’nin; “Suriye’ye operasyon Türkiye’nin zararına olur.”, “Biz nasıl sizin sınır bütünlüğünüze saygı gösteriyorsak siz de Suriye’nin sınırlarına saygı gösterin.”, “Terör örgütü yalnızca tek bir grup değil.” gibi ifadelerine vurgu yapılmıştır. Hemdili gazetesi “Erdoğan’a Nasihat”, Arman-ı İmruz gazetesi ise “Devrim Rehberi’nden Erdoğan’a Tavsiye” başlığını kullanarak benzer bir çerçeve çizmiştir. Ayrıca Risalet, Cam-ı Cem, Kar ve Karger ve Şehrvend gazetelerinde de Putin ile Hamenei’nin samimi pozlarına yer verilerek Rusya ile İran ilişkilerinin ehemmiyetine dikkat çekilmiştir. 

Bunlara ek olarak Hemşehri gazetesi, “Yaptırım Karşısında İttifak” ve Aftab-ı Yezd gazetesi “Başarılı Bir Bölgesel İş Birliği Örneği” manşetine yer vermiştir. İktisad-ı Merdum gazetesi ise Erdoğan’ın Nükleer Anlaşma (KOEP, Kapsamlı Ortak Eylem Planı) konusunda İran’ı desteklediğine yönelik açıklamalarını öne çıkarmıştır.

Sonuç olarak gazetelerin birçoğu, Hamenei’nin Erdoğan ve Putin ile gerçekleştirdiği ikili görüşmeleri ayrı ayrı manşete taşımıştır. Bu bağlamda Hamenei’nin Rus Lider ile görüşmesinde, Fırat’ın doğusundaki ABD askerlerinin ülkeden çıkarılması gerektiği yönündeki açıklaması ön plana çıkarılmış; Erdoğan’la görüşmesinde ise Hamenei’nin, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyine yönelik operasyonuna açık bir şekilde karşı çıkmasına dikkat çekilmiştir. Ancak genel itibarıyla Rusya-İran arasındaki iş birliği ve dostluğuna vurgu yapılırken Erdoğan’a yönelik nahoş bir üslup sergilendiği ve Türkiye’nin hedef alındığı gözlemlenmiştir. Bunun yanında üç liderin Suriye’de barışı sağlamak için toplandığı yönünde nispeten müspet haberlere yer verilse de Putin’le yapılan görüşmenin, Türkiye’yle yapılan ikili müzakereleri gölgede bıraktığını belirtmek mümkündür. Ayrıca gazetelerde, Türkiye’nin güvenlik kaygılarının ele alınmadığı da görülmektedir. 

ABD Başkanı Biden’ın Orta Doğu Turu

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden’ın, 13-16 Temmuz tarihleri arasında İsrail, Batı Şeria ve Suudi Arabistan’ı kapsayan Orta Doğu turu, dünya kamuoyunun gündemini meşgul etmekle birlikte İran basınında büyük yankı uyandırmıştır. Vatan-ı İmruz gazetesi, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’yı ön plana çıkartarak Biden’ın enerji fiyatlarını düşürüp seçimlerde elini güçlendirmek için Muhammed bin Selman ile görüşmesi nedeniyle içeride ciddi eleştirilere maruz kaldığını aktarmıştır. Bahsi geçen gelişmeyi “Çöldeki Sahra” manşetiyle okura sunan Sazendegi gazetesi; Biden’ı, Araplara özgü kıyafetler içerisinde tasvir etmiştir. Bunun yanında ziyaretin gündemi ile hedeflerini irdeleyerek Biden’ın, daha önce eleştirdiği politikaların esiri olduğunu ifade etmiştir. Hemşehri ve İbtikar gazetesi, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi Arabistan ziyareti sırasında bizzat Suudi Arabistan Kralı Selman tarafından karşılanmasına rağmen Biden’ı, Mekke Valisi Prens Halid el-Faysal’ın karşılamasından hareketle görüşmenin soğuk geçtiğine dikkat çekmiştir. Cevan ve Subh-i İmruz gazeteleri ise Biden’ın, Trump’ın izinden gittiği öne sürmüştür.

İran basınında, Biden’ın Orta Doğu turunun muhafazakâr ve reformcu çizgideki gazetelerde hemen hemen benzer bir zeminde irdelendiğini belirtmek mümkündür. Genel itibarıyla ziyaretin gündemi ve hedeflerinin yanında, içeriği ve sonuçlarının da geniş bir çerçevede mercek altına alındığı görülmektedir. Biden’ın, Muhammed bin Selman konusunda geri adım attığı ve Trump’ın izinden gittiği vurgulanarak ziyaretin, bölgede önemli bir kırılma yaratmasının pek mümkün olmadığı değerlendirilmiştir. 

Reformcu Siyasetçi Taczade’nin Tutuklanması

Reform Hareketi’nin sembol lideri Muhammed Hatemi Dönemi’nde içişleri bakan yardımcılığı ve Cumhurbaşkanı danışmanı olarak görev yapan Mustafa Taczade, “kamuoyunu rahatsız edecek yalan bilgiler yaymak” ile suçlanmış ve “ulusal güvenliğe karşı suç işleme” gerekçesiyle tutuklanmıştır. Sosyal medya üzerinden sık sık sisteme yönelik sert eleştirilerde bulunan Taczade’nin tutuklanması, reformcu cenahın tepkisine neden olmakla beraber kamuoyunda çeşitli tartışmalara yol açmıştır. 

Reformcu çizgideki İtimad-ı Millî Partisinin yayın organı olan İtimad gazetesinin “Özgürlük Talebi” manşetli yazısında, Reform Hareketi ve hareketin liderlerinin tutuklanma kararını kınayan tepkilere yer verilmiştir. Pragmatik siyasetçi ve eski Cumhurbaşkanı Ekber Haşimi Rafsancani’ye yakınlığıyla bilinen Arman-ı İmruz gazetesi de benzer bir çerçeve sunmuştur. Merdumsalari Partisine bağlı Merdumsalari gazetesinde; Taczade’nin tutuklanmasının, reformcu cenaha bir uyarı olabileceği vurgulanmıştır. Taczade’nin, eleştirel tutumları nedeniyle Reform Hareketi dışına itilmesine rağmen söz konusu gelişmenin, hareketin öfkesini tetikleyeceği değerlendirilmiş ve reformcu cenahın, “sistemin ana düşmanı” pozisyonuna itilmeye çalıştığı belirtilmiştir. Eski Milletvekili Muhammed Ali Vekili’nin denetiminde yayımlanan İbtikar gazetesinde çıkan “İnanılmaz Tutuklama” manşetli yazıda ise Reform Hareketi ile Taczade arasındaki fikir ayrılıkları vurgulanarak Taczade, Mahmud Ahmedinejad ve Faize Haşimi Rafsancani’nin ana muhalefet için yarıştıklarından dolayı söylemlerinin radikalleştiği ancak hiçbirinin, ana muhalefet lideri işlevine sahip olmadığı için kitleleri harekete geçiremeyecekleri ifade edilmiş; bu nedenle bu gibi tutuklamaların sadece kamusal alanda bir güvensizlik hissi yarattığı belirtilmiştir. 

İran medyasının Taczade’nin tutuklanmasına ilişkin tutumuna bakılacak olunursa bahsi geçen gelişmenin, daha çok reformcu çizgideki basın kuruluşları tarafından manşete taşındığını belirtmek mümkündür. Ancak bu yayınlarda söz konusu tutuklanmaya yönelik dişe dokunur eleştiri ve değerlendirmelere yer verilmediği gözlemlenmiştir. Bunun yanında bazı gazetelerde; Taczade’nin sert eleştiri ve söylemlerinin, reformcu cenahın değerleriyle özdeşleşmediği vurgulanmış ve tutuklama kararının kamuoyunda karşılık bulmamasının yanında bu kararın, reformcu cenaha bir uyarı niteliğinde olduğu değerlendirilmiştir. Buna karşılık bazı muhafazakâr gazeteler; Taczade’nin, 2009 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri sonrası süregelen ve sistem tarafından “fitne” olarak telakki edilen Yeşil Hareket olaylarına verdiği desteği vurgulamakla yetinmiştir.