Taliban Heyeti Tahran’ı Ziyaret Etti

Taliban Heyeti Tahran’ı Ziyaret Etti
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

Taliban Siyasi Ofisi Başkanı Molla Abdulgani Berader başkanlığındaki Taliban heyeti, 26 Ocak’ta Tahran’ı ziyaret etti. Doha’daki Taliban Siyasi Ofisi Sözcüsü Muhammed Naim, sosyal medya hesabından “Üst düzey yetkililerden oluşan Afganistan İslami Emirlik Heyeti; İranlı yetkililerle iki ülke arasındaki ilişkiler, Afgan mültecilerin durumu ve bölgedeki siyaset ve güvenlik meseleleriyle ilgili fikir alışverişinde bulunmak üzere Tahran’a gitmiştir.” açıklamasında bulundu. İran’ın daveti üzerine gerçekleşen bu ziyaret, Taliban’ın son 2 ayda Tahran’a gerçekleştirdiği ikinci ziyaret olarak kayıtlara geçti. Berader, 26 Kasım’da beraberindeki heyetle gittiği Tahran’da, İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ile görüşmüştü. Peki Taliban’ın Tahran’a davet edilmesi mevcut konjonktürde ne anlama geliyor?

ABD ile Taliban arasında 29 Şubat 2020’de imzalanan Doha Anlaşması’na göre Amerikan güçlerinin önümüzdeki mayısa kadar Afganistan’dan tamamen çekilmesi gerekmektedir. Fakat Washington’dan gelen açıklamalar, Anlaşma’nın revize edilmesi veya en azından çekilmenin ileri bir tarihe ertelenmesi yönündedir. Biden’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, 22 Ocak’ta Afganistan Ulusal Güvenlik Danışmanı Hamdullah Muhib ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde Taliban ile yapılan Anlaşma’yı gözden geçireceklerini söyledi. Bunu Biden’ın Dışişleri Bakanı ve Savunma Bakanı’nın benzer açıklamaları takip etti. Washington’dan gelen açıklamalar, Biden yönetiminin Doha Anlaşması’na uyup uymayacağı konusunda Taliban nezdinde soru işaretleri yaratmış durumda. Biden, seçim kampanyası süresince birçok defa terörle mücadele amacıyla Afganistan’da küçük de olsa bir Amerikan birliğini muhafaza etmekten yana olduğunu dile getirmişti. Fakat uzmanlara göre Doha Anlaşması’nın ihlali anlamına gelen bu isteğin, Taliban tarafından kabul edilme olasılığı oldukça düşük görülüyor.

Taliban Sözcüsü Molla Zabiullah Mücahit, 19 Ocak’ta yaptığı açıklamada “Biden yönetimini ABD’nin en uzun savaşını son erdirecek olan Doha Anlaşması’na uyması konusunda dikkatli olmaya çağırıyoruz.” dedi. Diğer taraftan Taliban’ın, Washington’ın tavrına tepki olarak son günlerde birtakım adımlar attığı görüldü. Yaklaşık üç haftalık aranın ardından 6 Ocak’ta ikinci faslı başlayan Afganlar arası müzakereler, Taliban heyetinin toplantılara iştirak etmemesi nedeniyle durma noktasına geldi. Doha’da Afganistan hükûmetini temsil eden heyetin sözcüsü Nadir Nadiri sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda, Taliban heyetinin toplantılara 9 gündür iştirak etmediğini söyledi. Bu kapsamda Taliban’ın ikinci icraatı ise ülke genelinde saldırılarını yeniden artırmak oldu. Son haftalarda Taliban’ın, İran sınırında bulunan Herat’ın Obe ilçesini ele geçirmeye yönelik başlattığı yoğun saldırılarda çok sayıda Afgan güvenlik gücü hayatını kaybetti. Afganistan Parlamentosu İç Güvenlik Komisyonu tarafından 25 Ocak’ta incelemelerde bulunmak üzere Herat’a gönderilen heyetin hazırladığı raporda, bölgede artan istikrarsızlıkta İran’ın rolüne dikkat çekildi. Heyet Başkanı Abdulsattar Hüseyini yapılan araştırmalar sonucunda, bölgede faaliyet gösteren 22 tehlikeli muhalif gruba, İran tarafından silah ve finans desteği sağlandığını tespit ettiklerini açıkladı. Hüseyini ayrıca Herat’ın güvenliğinin kötüleşmesinde İran’ın parmağı olduğunu ileri sürdü. Taliban’ın saldırılarını artırdığı ve yeni ABD yönetiminin Afganistan’a yönelik nasıl bir politika izleyeceğine dair tartışmaların sürdüğü bir ortamda, Taliban’ın Tahran’a davet edilmesi Washington’daki yeni yönetime önemli bir mesajdır. Tahran, yeni Washington yönetiminin Afganistan’da karşı karşıya olduğu çıkmazın farkında. Dolayısıyla Biden’ın Nükleer Anlaşma’ya dönmesini bekleyen Tahran, Taliban üzerinden Afganistan meselesinde de kilit aktörlerden biri olduğu mesajını vermek istiyor. Öte yandan Biden’ın Doha Anlaşması’na bağlılığından şüphe duyan Taliban açısından da benzer bir durum söz konusudur. Taliban, Washington yönetiminin Anlaşma’yı ihlal etmesi durumunda müzakere masasını terk ederek yeniden savaşmayı göze alacağını mesajını vermiştir.